Sayın Profesör Dr. Ümit Özdağ ;
Zincir vurmaya kalkanlar bilsin ki, Türk milleti esareti asla kabul etmez; yüreği
vatanla atanlar her daim direnir.
Ulusumuzun değerleri ve geleceği uğruna verdiğimiz bu kutlu mücadelede, aynı
ülküde buluşmuş yürekler olarak sizinle beraber omuz omuza yürümekten gurur
duyuyoruz.
Liderliğiniz, milli şuuru uyandıran bir meşale gibi er ya da geç Anadolu’nun her
bir yanını aydınlatacaktır.
Milletin istiklalini hedef alan her ihanet, bu topraklarda karşılığını bulmuştur,
bulacaktır.
Ezilmek değil, adaletle direnmek ve haklı olanın yanında durmaktır Türk’ün
karakteri.
Kutsal bildiğimiz bu mücadelede, yalnız olmadığınızı bir kez daha haykırıyoruz.
Al bayrağın gölgesinde, milli kimliğimizi savunan her fert sizin yanınızdadır.
Ruhunu başka milletlere hayranlıkla değil, kendi milletine sevdayla bağlayanlar
kazanacaktır.
Şerefimizle yaşar, vatan uğruna can veririz; onurlu bir direniş, sarsılmaz bir irade
gerektirir.
Istırapla örülmüş her anınız, milletimizin ortak hafızasında unutulmaz bir iz
bırakmıştır.
Mukaddes bildiğimiz değerler için verdiğiniz mücadele, bizim de mücadelemizdir.
Ulus bilinciyle yoğrulmuş bizler, Serkan ve Özge Çizmeci olarak, inancımızı her
daim diri tutuyoruz.
Köklü duruşunuz ve Türklük bilincini bize hatırlatan sizlere yazdığımız bu
mektupta; her satır, milletin sinesinden doğan bir düzenin izlerini taşır. Anlam,
sadece kelimelerde değil; onları hangi sırayla, hangi vakarla söylediğimizdedir.
Ata yurdunun sahipsiz olmadığını, bu milletin vakur duruşu eninde sonunda
gösterecektir.
Varlığımızı ve irademizi diri tutan şey, dün olduğu gibi bugün de aynı ruhu
taşımamızdır.
Ezilmeye değil, ezileni ayağa kaldırmaya ant içmiş bir milletin evlatlarıyız.
Milletimizin öz değerlerinden sapmadan ilerleyen her adım, bir geleceğe umut
olur.
Ezgilerimizde, dualarımızda ve mücadelemizde iz bırakanların adı asla
unutulmaz.
Tarih yazılırken taraf bellidir; vakur ve sabırlı duruşuyla doğru yerde duranlar
zamanı geldiğinde anlaşılır.