Ümit Özdağ'a Mektup

Bu mektupu Azerbaycandan Baküden yazıyorum ben 2021 yılından beri Ümit Özdağı ve zafer partisini izliyorum hem youtube hem instagram ve twiterdan yani şimdi ki x'ten ve bu kadar zamanda Türkiyede tüm partilerin ve parti başkanlarının bir kusurunu gördüm ama Ümit Özdağ ve Zafer partisinden başka Ümit Özdağ Tükriye Cumhuriyyeti ülkesi devleti bayrağı marşı milleti ve halkı için yıllarını vermiş bir siyasetçidir tek isteği güzel bir Türkiye devleti ve halkı tüm çabaları bunun için herşeyi yapıyor bunun için Atatürkçü vatanperver milliyetçi ve ırkçı olmayan biridir bunu kitaplarını okuyup öğrene de bilirsiniz Ümit Özdağ Türkiyenin son çaresi umudu olabilir lütfen bu dosyalara raporlara soruşturmalara gerçek savcılar hakimıer hukukçular baksın Azerbaycanın bir üniversitesinin hukuk fakültesinde şöyle bir söz vardır devlet bu iki sebepden sarsıla bilir suçlular cezasız kalıp masumlar cezalandırıldığında ve bu gerçekden böyle doğru kişileri hapse atıp yanlış insanlara özgürlük vermeyin bu ülkenin sonunu getirir ve ben kardeş ülkemin başına kötü birşeyler gelmesini istemiyorum Ümit Özdağa özgürlük! Adalet istiyoruz Ümit Özdağa özgürlük başkanım yalnız değilsiniz sizi bu cezaevinden kurtulacaksınız unutmayın ki sizin Azerbaycandan bile sevenleriniz var.

BOP Projesi, eşbaşkanın güdümünde tıkır tıkır işlerken hiç hesapta olmayan siz çıktınız karşılarına. Size olan destek gün geçtikçe büyüyüp gerçek vatanseverler Zafer Partisine katıldıkça daha da tedirgin oldular, korkmaya başladılar ama korkunun ecele faydası yok Ümit Hocam, Başkanım, abim.... 

İnşallah en kısa sürede özgürlüğünüze kavuşacak ve yaktığınız ateş sizinle birlikte büyümeye devam edecek. Vatan hainleri ve İşbirlikçileri için HESAP VAKTİ YAKLAŞIYOR!!!

En derin saygılarımı sunar, ellerinizden öperim. 

Hak hukuk adalet istiyoruz...

Kıymetli hocam, Türk milletinin umut ışığı, Ergenekon dan doğan güneşimiz sizlere Antalya dan selamlarımı iletiyorum. Kızım Helin ve Almila'nın da selamları var. Bir tane de Şevket Ünal'ımız var o da biraz büyüsün tanıyacak sizi. Söyleyecek ve yazacak o kadar şey var ki sayfalara sığmaz. Ama şunu bilin ki, Türk milletinin tek umudu sizsiniz. Çocuklarımızın yarınlarını düşünen sadece sizsiniz. Bizi kendi öz yurdumuzda yalnız bırakmayan sizsiniz. Elbet esaretin zincirleri kırılacak. İşte o gün biz yeniden doğmuş olacağız. Emanetiniz ALLAH'a olsun.

Sayın profesör doktor ümit Özdağ Sizi yaklaşık 1 yıldır yakından takip ediyorum ve bu zamana kadar söylediğiniz çoğu şeyde hatta herşeyde haklı çıktınız siz Atatürk milliyetçiliğine bağlı son ve sayılı siyasetçilerden birisiniz umarım en kısa zamanda size uygulanan bu haksız tutuklama ve suçlamalar son bulur iyiki varsınız biz sizden razıyız 🥹🫂😇🫶🏻#umitözdağaözgürlük

Bu satırları yazarken mektup yazan vatansever dostlarımın kendisini açık etmesi ne kadar doğrudur diye düşündüm. Çünkü düşman fiili bir işgalde bu isimleri bertaraf etmek isteyecektir. Lakin gerçekte ne kadar işgal altında değiliz bunu da sorguladım. Ve zaten bizi de tanıyor, her platformda engellemeyi başarıyorlar. O halde adımız tarihteki doğru tarafta durduğumuzu kanıtlar biçimde kitaba geçsin demek gerekiyor.

Bir Türk milliyetçisiyim. Kuvacıyım, Kemalistim. Fikrim, duruşum ve tavrım Gazi Mustafa Kemal Atatürk.

Türkçülük bana göre kişinin kendi kendisine koyabileceği bir sıfat değildir. Niteliktir. Türkü yükseltmek, yüceltmek için çalışan, üreten, geliştiren ve başarılı olarak insanlığın ortak hafızasında 'Türkü' gururlandıranlar Türkçüdür. Bunu başarabilir miyim zaman gösterecek.

Ancak devletine, ülkesine, Türk milletine hizmeti görev edinmiş biri olarak, kasıtlı düşmanlık ve oyunların bizzat şahidiyim. Sizin kadar muhattabıyım. Sizi hapse atarak, bizi de projelerimizi sabote ederek tutsak ediyorlar.

Bugün sizin içeride olmanız benim gibi vatanseverlerin sesini kesmek, önünü tıkamak ve ötekileştirmek için atılmış ciddi bir adımdır. Bunu sizin şahsınızda benim sesimi kesmek için yaptıklarının gayet farkındayım. Diğer vatanseverler gibi.

Bize sözde zulüm edenlerin gayeleri açık. Anadolu ve Trakya'da, Türk varlığının asli unsur niteliğini sonlandırmak, Türklüğü 37 etnik ve mezhepsel parçaya bölerek bütüncül koruyucu etkisini yok etmek istiyorlar. Türkistan'daki, Balkanlardaki etki alanımızı da daraltmak, soy bağını da etkisizleştirmek istiyorlar. Bu sebeple azınlıklar yaratarak adı konmamış bir işgale imza atıyorlar. Sözde toprak kazanma ve etki artırma gibi yalanlarla halkı kandırarak eylemlerini sürdürüyorlar. Bunun farkında olanlar Kemalist Türk Milliyetçileri'dir. Sesimizi duyurmaya başlayınca planları suya düşecek diye endişeye kapıldılar. Bizi durduracaklarını sanıyorlar. Oysa ben nasıl tek Kani değilsem, Ümit, tek ümit değilse, hiçbir Türk Milliyetçisi bir sayı değildir. Fikirler, düşünceler, gerçekler ve mantık fizik kanunları çerçevesinde yaşamaya devam ederler. Engellenemezler. İstedikleri FETÖ, PKK ve türevi yaratsınlar, boşadır!

Ülkede bir yolsuzluk girdabı var. Bu girdap paravanlar, şahıslar üzerinden tüm halkı içine çekmeye çalışıyor. Kara-para saklanmayan, utanılmayan bir kazanca dönüşmek üzere. Enflasyon ahlaksızlığı değil, ahlaksızlık için enflasyon yaratılıyor. Bu da halkın, Türk toplumunun kendisine inancını sorgulatmak içindir.

Peki bu düzeni kuranlar kimler? Ben hainlari birkaç başlıkta adlanrıyorum. Teslimiyetçiler, Ayrılıkçılar, Özentiler, Klancılar. Bu zihniyetlere sahiplerin birbirini dolaylı veya doğrudan desteklediğini gördüm. Bazıları bilmeyerek, salak olduğu için bu gruplara çanak tuttu. Oysa hepsi bir çete. Bunu biliyoruz. 

Bu çete sadece hırsızlık yapmıyor. Türklerin küresel marka yaratmasına, katma değerli üretim oluşturmasına, iş alanları var etmesine engel oluyorlar. Buradaki amaç 'Türk; başarısızdır, yeteneksizdir, beceriksizdir, kalitesizdir, niteliksizdir' algısını yerleştirmek. Oysa nitelikli insan kaynağımız var. Pırıl pırıl gençler ve devletin yazılı sağladığı 'fırsat eşitliği' imkanları var. Devletin bu kaynaklarına Türklerin erişmesi istenmiyor. Edilgen bir toplum yaratarak genç beyinlerin yurtdışında 'köle' olması isteniyor. Özel sektör ya bu zihniyete teslim olmuş ya da ahlaksız veya beceriksizlikle çeteye hizmet eder konumda. 

Türk gencinin tek sığınağı devlet, bugün onun yanında değil.Türk sermayesinin vatansever birleşkesi bir çatı Zafer Partisi öncülüğünde her an kurulabilir.

İşte sizi bir de bu sebeple sevmiyorlar. Bunların, kötü niyetlerinin karşısında olduğunuz için.Teğmenlere de bu sebeple saldırdılar. Ben partici biri değilim. Yobazlığın her türlüsüne karşıyım.Yarın yanlışınız olsa, size ilk tepki gösterecek kişiyim. Lakin bugün Zafer Partisi üyesi olmaktan gurur duyuyorum. Ve beni mutlu eden siz yokken de kurumsal mücadeleyi aksatmayan bir oluşum inşaa etmiş olmanızdır. Derdimiz, yolumuz, mücadelemiz büyük ve zor. Ancak üzülmeyin. Umutluyum. Yolun sonuna geldiler. Bize düşmanlık eden güruh; bu ülkede bize düşmanlık ederek hem toprak kaybediyor, hem de kendi yatırımlarını zarara uğratıyor. Bu ülkenin asli unsurlarını muhattap almadan atacakları adımın değeri olmadığını 100 yıl önce öğretmiştik. Yine hatırlatıyoruz.

Bize, size muhtaçlar. Gündeme bakarak olumsuzluk ile beslenmiyor ve umutlu olmayı tavsiye ediyorum. Türkiye'nin bu yılın ortasına bir karar vermesi gerekiyor. Bu karar şudur. Dünya için yepyeni bir ekonomik reform veya devrimin arafesindeyiz .Karar verici sermaye bunun için bir model ülke belirleyecek.

Türkiye'nin dip ekonomisi bu sisteme model olmak için müsait. Diğer uygun ülkelerden avantajıysa, teknoloji okur-yazarlığımız yüksek. Nüfus diğerlerine oranla daha az. Sanayi temeli ve tarım arazisi var. Coğrafya geçişken, turizm ve kültür için de merkez. İnsanların yoğun emek işlerde çalışmadan yaşayabildiği algokratik bir sistem kurulacak. Bu sistem için uygunuz.

Çin bu konuda önemli ön yatırımlar yaptı.Türkiye'nin kesişim noktası olarak rakabeti ve gelişmeyi ölçümlemek için uygunluğu yüksek. Batı ile iyi ilişkilerimiz, Çin cephesine halkın tavır almaması bu anlamda çok değerli. Rus-Ukrayna savaşı olmasaydı en ideal ülke Ukrayna olabilirdi. Romanya ve Balkan Cumhuriyetleri de bir avantaja sahip.

Bu modelleme için Türkiye'de blokzinciri gelişmişliği düşünülürse; Amazon ve Microsoft gibi şirketlerin de gözü burada. Japonya gibi batı devleri, Amerikan ekonomisini daha fazla korumak istemeyebilir. Ve bizimle arası da gayet iyi.

Sorun şu: karapara-yolsuzluk-adaletsiz gelir dağılımı ve fırsat eşitliği olmaması. Düzensiz göç meselelerinden hızla uzaklaşmak zorunda olmamız. Yani Yüce Türk milleti net bir karar vermek zorunda.

22 yılda olmaması şimdi olmayacağının anlamına gelmez. Türkiye'de iktadara yakın olayım, hep kazanan olayım tayfası artık bu düşüncenin kazandırmayacağını anlayacaktır.

Halk; patronunun şirketinden, yöneticilerin kendisinden, yanındaki arkadaşının da kendisinden ve kendisinin de yanındaki ve altındaki çalışan iş arkadaşların çaldığını anlayıp sermaye ve üretim yaratmadığını farkeder ve buna dur diyecek devrimi gerçekleştirmek isterse mümkündür. Bence isteyecektir.

Bunları iyi anlatmamız gerekiyor. Şimdi karapara-yolsuzluk için ses çıkartmayan bu çarkın parçası olduğunu kabul edip ses çıkartmıyor. Ancak 'eldeki bulgurdan oluyor, kazma' konumuna düşmemek için sözlerimize kulak verecektir.

Bizim milletimiz uyanıktır. Bu fırsatı kaçırmaz. Engel olanı da seçmez. Bir dönem bana göre artık bitmiştir. Bartu Soral Hocamın Zafer Partisi için yaptığı çalışmalarının kıymetini daha da iyi hissedeceğiz. Öngörüme göre sizi daha fazla esir tutamayacaklar. Cambaz oyununa gelmeden söylediklerimi tartışmamız ve hazır olduğumuzu hissettirmemiz gerekiyor. Benim kişisel meselelerimde eminim bu yolda iyi adımlar atılmasına sebep olacaktır. Ense karartmadan, umutla çalışmaya, üretmeye ve geliştirmeye devam. Türk milliyetçileri, daha çok birlik olarak!

Şunun bilinmesi lazım, devri bir önceki dönem bitmesi gerekenler devam etsin denilirse, üçüncü dünya ülkesi olacağımızı düşünüyorum. Parçalanma ve dağılma riskimiz yüksek. Ülke samanlık. Güneş yükseliyor ve o samanlık alev alacak. Yanacağız. Bu konuyla ilgisi sadece yolsuzluk değil Discord, Roblox, PayPal gibi küresel platformların sürekli kapanması ve erişim engelinde kalması da  önemli bir problem. Sayısala özgürlükçü bir yaklaşım şart. Veri Bakanlığı gibi kurumlar şart. Bu kurumların kurulabilmesi için israf olmamalı. Bu da iktidarın değişimine işaret ediyor.

Bence bu batının Avrupa kanadı, hep çok yanlış yere fon aktarıyor. Avrupa aptal, bağnaz ve yobaz olmasaydı bugün tutsak edilen, uç anlayış propagandası yaptıkları Kemalist Türkçü düşüncenin yanında olurdu. Kazan kazan ilişkisini ve hakkı hukuku en iyi uygulayacak insanları düşman görüp onlara savaş açmazdı. Ve bu sebeple hep kaybediyorlar.

Sizi serbest bırakmaya mecburlar. Sadece bu ülke için değil, dünya için de önemlisiniz. Doğrusu etki alanı kıymetli. Muhtaçlar. Yani, 'benim micro sorunum, macro problem çözüyor' anlayışının hakim olduğu düzende, milliyetçi güç şart.

Bilmiyorum, kahin değilim. Yaşadığımı, yaptıklarımı, beklemek zorunda kaldıklarımı biliyorum. Düşmanımı tanıyorum. Hep iktidar olayım tayfası, iki sene önce uyarımı dinleseydi; beni de ülkeyi de yakmazdı. Sıfır bilimsel kafalar yüzünden kritik eşikleri ya kaçırıyor, ya elimize yüzümüze bulaştırıyoruz. Ancak %100 haklı olduğumuzu tarih hep gösterdi. Bu sefer inanıyorum. Bizi duyacak ve anlayacaklar.

'Madem 12 yıl Ümit Özdağ'da bir şey değişmedi. Ne olacak ki, oldum üye! Nasılsa tüm yollar çıkıyor; Zafer Partisi'ne.' diyerek üye oldum ben. Bizler tutarlı ve öngörülü insanlarız. Tarih haklı duruşumuzu bir kez daha altın harflerle yazacaktır. sadece söylemde değil, uygulamalı bir biçimde halkın yanında varlık göstermeyi de başarırsak iktidar olmakta hiçte zor değil.

Sizi istedikleri kadar tutsak etsinler. Tarihte haklı ve doğru  yerde durmanın övüncüyle dün Çağlayan'da, Silivri'de yanınızda varlık gösterdim. Bugün bu mektubu sizin huzurunuzda Yüce Türk Milleti'ne arz ederim.

Saygı ve Sevgilerimle, Esenlikler

Kani Fatih TURHAN

12.02.2025

Hocam.

En karanlik geceler bile aydınlığa cikar ve güneş Yeniden doğar tüm karanliklara 

TÜRKİYE ve Türklük için verdigin bu kutsal mücadelenin önünde saygıyla egiliyorum

Özgürlüğünüz için her zaman dualarimızdasin

TANRI TÜRKü korusun ve yüceltsin.

Yapılanların haksız olduğunu Şirinler ve Şirin Baba da biliyordu elbette ama her şeyden o kadar çok prim almaya alışmışlardı ki gık diyemiyorlardı. Para her şeyin ilacı olmuştu bu ķöyde. Gargamel Mavi YATAN köyünde herkesi satın almayı başarmıştı ama kedisi AZMANÇELİ her şeyi dünyaya açıklayınca foyası ortaya çıkmıştı. Sonra bir ümit olmuştu köyde.  Özbeöz Türk dağlarından Özdağlı Ümit köye gelmişti ve Gargamel'i kovalamıştı.

Sizi bu fani dünyada tanıdığım için ve  asil mücadelenizde size omuz vermekten onur duydum değerli büyüğüm.. Bizler yalnız olabiliriz ama asla yanlış olmayız.. Korkmuyoruz. Biliyoruz ki sizinde yaptığınız gibi fedakarlık yoksa Zafer de yoktur. Çocuklarıma bile rol model oldunuz. Türklük şuuruna sayenizde takar ulaştık. Yanınızdayız. Asil mücadelemiz bitmeyecek. Vatanımızı ve ailemizi koruyacağız. Saygılar. Börü nün sürünün başına dönmesi dileğiyle. Hoşçakalın.

Serbest kalmanızı dört gözle bekliyoruz hocam. Türk milleti için verdiğiniz mücadelelere Türk gençliği olarak şahidiz. 

Merhaba canım Ümit hocam. Daha 1 hafta önce 18 yaşıma girdim, zaten dibe battık dönüşü falan yok dediğim an fikrimi değiştiren ve solmuş Ümit’lerimi yeniden yeşerten, benim son ümid’im, can hocam. Hiç şaşmadığın Atam’ızın yolunu önderimiz olan sen ile son nefesime kadar savunup mücadele edeceğim yemin olsun. Biliyorum ve anlıyorum ki bize yapılan yıldırma politikası. Ama hala çok korkuyorum her geçen gün ölüyoruz kimse ses çıkartmıyor neden bizden bu kadar nefret ediliyor artik çok yoruldum. Yine de Atalarımın kanla canla aldığı bu toprakları maruz bırakıldığımız bu mobbing ve kışkırtma ile Araplara ve türevlerine öylece veremeyeceğimi biliyorum, damarlarımda akan asil kan buna aykırı. Sizden ricam bizden bıkmamanız bizi sahipsiz bırakmamanız. Birbirimizi iyi anlayalım:) dönersem KAHPEYİM millet yolunda bir azimetten. Ne olur kendine çok ama çok iyi bak. Seni çok seviyorum güneşli günlerde görüşmek dileğiyle 🇹🇷💕

Sevgili Abim...Öncelikli olarak belirtmek isterim ki şu an öylesine çok heyecanlıyım ki...Heyecanımın nedeni yazmış olduğum bu satırları okuyacağınızı düşünmek...Abi ben İstanbul Şişli'den yazıyorum. 60 yaşında emekli ve hep solcu olmuş sola oy vermiş bu güne kadar düşüncesinde ve duruşunda milim oynamayan biriyim.Ama Sizi hep takip ederdim uzaktan uzağa...Gerek akademisyen kimliğiniz ve gerekse siyasi duruşunuz hep sizi daha daha yüceltti yüreğimde.Demem o ki Abi...Siz çıktığınız gün partinize üye olacağom tek bir şart ile ama rozetini siz takacaksınız..Anlaştık mı Abim...Saygı ile ellrinizden öperim..

Sn Hocam,2005 yılından beri sizi takip eden bir Türk genci olarak o günden beri yaşadıklarınızı mümkün olan her mecradan takip ediyorum. Türk milliyetçiliğine kendini adamış ve "Ne mutlu Türküm diyene!" düsturuna uyan şerefli bir Türk genci olarak yolunuzu fikren ve fiilen takip ettik. Şairin dediği gibi çocukluk yıllarımızdan bugüne kadar ve ilaveten "Varlığımız TÜRK varlığına armağan olsun" dediğimiz için seninleyiz. Bizim Türklüğümüzü sindirmeye çalışanlara karşı ecdad nasıl mukavemet gösterdiyse bizde en az onlar kadar ayakta durmak zorundayız. Bunu Atam Gençliğe hitabede bize farz kılmıştır. Uyacağız, ve şu an uyamayan herkesi uyaracağız. Ve bir gün gelecek yine "tan atarken yüce tanrı dağından, kürşad'ın gür sesi duyulacak.. atlar vey ırmağında sulansın, güneş doğduğu yerde karşılansın, emri tekrar edecek gök, toprak, deniz, BOZKURTLAR ULUYACAK BÜTÜN ANADOLU'DAN, BİZDE SİZDENİZ, BİZDE SİZDENİZ!" diyoruz, diyeceğiz.Saygılarımla

Kırklareli ersan yavuz

Ümit hocam merhaba,
‘’Beni öldürmeyen acı güçlendirir’’ sözünü size hatırlatarak en kısa sürede adaletin yerini bulup sizleri aramızda görmeyi temenni ediyorum. Sağlıcakla kalın.

Sevgili Ümit Özdağ,
Bugün, bu satırları yazarken yüreğimde büyük bir inanç ve gurur taşıyorum. Cezaevinde tutuklu bulunman, Türk milliyetçiliği davasına olan bağlılığının bir nişanesidir. Yanındayım ve asla yalnız olmadığını bilmeni istiyorum. Senin gibi dava adamları, Türk milletinin kalbinde her daim yaşayacaktır. Bu zorlu süreçte, fikirlerin ve mücadelen bizler için bir rehber olmaya devam ediyor. 
Sabrın ve direncin, milletimizin umudunu yeşertiyor. Seninle gurur duyuyoruz ve bu karanlık günlerin elbet bir sonu olacak. Türk milliyetçiliği davasına olan inancın, bizi bir arada tutuyor. 
Yalnız değilsin, yanındayız!
Saygı ve sevgiyle,

Yolbaşçımız Aksakalımız Ümit ÖZDAĞ,
Türk tarihinde Türk Devletlerinin kuruluş ve yıkılmasına baktığınızda hep aynı oyunlar ile karşılaşmışlar. Çin'den, Anadolu, Tuna, Şakalar, Kerkük ve Musul tüm Türk Dünyasında aynı oyunlar. Yaşadığımız bu Türk coğrafyasında Türk'ün başbuğu Mustafa Kemal ATATÜRK'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti her daim yaşayacak ve devam edecek.... Ne Mutlu Türküm Diyene 
Mustafa ÇOLAK Antalya Yörük Türkmen 

Kıymetli Ümit Hocam, öncelikle ellerinizden öperim.
Memleketin geçirdiği günleri, millete giydirilmiş deli gömleğini, gurbetçi bir genç olarak uzaktan izlemekten başka birşey gelmiyor elimden. Umutsuzluğa sürüklendiğim ve gençliğimin yitip gittiğini hissettiğim zaman kaçar gibi Amerika’ya yerleştim, üniversiteden mezun oluşumun ertesi günü. Ama siz de bilirsiniz, başka ülkede insan kendini daha kolay buluyormuş. Araştırarak, tarih okuyarak her gün insanımı, vatanımı daha çok sevdım. Sözün özü kaçarak gittiğim vatanımdan, binlerce km uzakta, kendimi, ülkümü ve haklı davamı buldum. Atatürk’ün askeri oldum. Şimdi etrafımdakilere, vatanıma faydalı olma bilinciyle kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ödediğiniz bedel için Allah sizden razı olsun. Yanınızda olsun. Ben umudumu tekrar kazandım. Kemal Tahir’in dediği gibi kuvva bire kadar kırılmadıkça, umut tükenmez. Bu yaktığınız ateş tüm Türk haklarına yol göstersin. 
Kendinize çok ama çok iyi bakın aslan abim! Ellerinden öperim!

Çok değerli Ümit Hocam,
Türkiye'nin tüm kurumları yerle bir edilirken, ülke bilfiil demografik işgal altındayken, emperyalist güçlerin maşaları ülkemizin düzenini yıkmaya azmetmişken, tek başına başlattığınız kutlu hareketin günden güne nasıl büyüdüğünü görenler alçakça ve hukuksuzca özgürlüğünüzü elinizden alarak sizi susturabileceklerini zannettiler. Başlattığınız hareket mutlaka emperyalist güçlerin ve maşalarının emellerine ulaşmalarına engel olacaktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Tez zamanda özgürlüğünüze kavuşmanızı ve yeniden başımıza geçerek önümüzü aydınlatmaya devam edeceğiniz günleri bekliyoruz.
En derin saygı ve hörmetlerimle ellerinizden öperim..

 Değerli başkanım, hocam ;
 Sizi görmeyi o kadar çok özledik ki bunu anlatmam çok zor. Tv'de çıkacağınız gün  önceden annem ve babama sizi izlemeleri için mesaj atar ve durum olarak görseli paylaşırdım ki arkadaşlarım görsünler diye.Hatta zaman zaman konu açıldığında abime ve arkadaşlarıma sizi desteklemeleri için iknâ ederdim.Sizden başka kimsenin bu ülkede muhalefet yapamadığını anlatırdım onlara.
 Sizi en son Antalya'daki son mitinginizde annemle beraber izledik...Ne olduysa o günden sonra oldu....Şeytani bir güç sizi bizlerden uzaklaştırdı. Hala nasıl olduğunu anlayamadık.Bu bize büyük bir öfke ve hüzün veriyor. Tv'lerde bu adaletsizliğe yeterince yer verilmemesi öfkemizi daha da arttırsa da bizler ÜMİT'liyiz. Hak yerini elbet bulacaktır.
 Dualarımız sizinle....Ümit ediyoruz ki kısa süre sonra sizi tekrar aramızda göreceğiz.

 Sizi sevenlerin ; sanılandan daha fazla olduğunu biliyorum.  Allah size sağlık versin ve sizi tekrar bize bağışlasın.
 İyiler her zaman kazanır... Türk milleti sizinle....

Sayın başkanım inanın sizin kadar mücadele edemesekte çok mücadele verdik ve vermeye devam edeceğiz. Çok yorulduk, sesimizi daha gür çıkarmak her yerde bu zulmü haykırmak istiyoruz. Sizin yokluğunuzda daha iyi anladık ki ülkede bu zulüm düzenine karşı koyacak bir başka alternatif yok. Siz oradan çıkıp tekrar bize liderlik edene kadar biz her alanda bu düzene karşı koyacağız. Esenlikler diliyor ve bir an önce aramıza katılmanızı mücadele için bize önderlik etmenizi temenni ediyorum. Saygılarımla.

Sayın Hocam,Öncelikle sağlık ve afiyet dilerim. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu ilkelerini müdafaa ve Türk milletinin hukukunu savunmak için gösterdiğiniz kararlı duruş için kendim, ailem, yakın çevrem adına teşekkür ederim. Sizin bu konudaki çabalarınız, geniş çevrelerden ve çeşitli siyasi kökenden kişilerce gün geçtikçe daha iyi anlaşılmaktadır. Çevremde gözlemlediğim şey yeni anayasa ile ilgili ön bilgilendirmelerinizi olası bulmayan kişilerin, içinde bulunduğumuz süreçte tepkilerinizi artık aşırı bulmadığıdır. Partinizin Türk siyasetindeki ağırlığı ve geniş kitlelerce kabulü önümüzdeki süreçte artacaktır. Korkanlar korkmakta haklılar çünkü kutuplaştırılan halkı, torba siyasi partilere mecbur bırakmayan Zafer Partisi'nin birleştirdiğini kendi gözlerimle müşahede etmekteyim."Heyder Baba, igit emek itirmez,Ömür geçer efsus bere bitirmez,
Nâmerd olan ömrü başa yetirmez,
Biz de vallah unutmarık sizleri,
Görenmesek helâl edin bizleri."

Sevgili hocam selamlarımı iletiyor elleriniz den öpüyorum. Size reva görülen mahkumiyet eminimki sizi daha güçlü daha idealist ve daha iyi bir lider yapacak. Ben Erzurum'da ikamet ediyorum bu yola çıktığınız ilk günden beri sizin ve zafer hareketinin destekçisi ve üyesiyim. Yolunuz yolumdur. Sizi ömür boyu orada tutamazlar orada tuttukları her gün sizi biz gerçek Türk Milliyetçileri ne daha da yaklaştıracak. Çıktığınız zaman da AÇILIN KAPILAR ÖZDAĞ GELİYOR diyerek daha güçlü daha dirençli bir hareket hayal değil. Fırat Yılmaz ÇAKİROĞLU'nun mezarına toprak atmayan baston lakaplı çakma bey sizi ve fikrinizi hapsedemez, yaptığı tek şey kendi sonunu yaklaştırmaktır. Yüreğimiz ve manevi desteğimiz sizinle. Allah'a emanet olunuz. Saygılar ve selamlar. 

Değerli Ümit hocam,,İçerde olmanız bizi yıldırmayacak. Siz Türk'ün ve Türk milletinin haklarını savunduğunuz, şehitlerimizin,ailelerinin haklarını savunduğunuz için içerde rehin tutuluyorsunuz. Siz Atatürk'ün neferi, Türklüğün yılmaz savunucusu ve Türk milletinin baş tacısınız! Onlar hukuksuzluk yaptıkça biz yılmayacağız! Ve sizin de dediğiniz gibi,, bizi öldürmeden susturamazlar... En yakın zamanda çıktığınızda sizi ziyarete gelmek isterim... Trabzon'dan selamlar... 
Saygılarımla..

Sayın Ümit Özdağ,
Bu mektubu, milletimizin mazisini, bugününü ve yarınını düşünen bir Türk evladı olarak kaleme alıyorum. Gözlerimizi açtığımızda gördüğümüz mavi gökyüzü kadar eski, başımızı çevirdiğimizde gördüğümüz bozkır kadar asil olan bu milletin kaderi üzerine sizler gibi düşünen insanların varlığı bizlere umut vermektedir.
Bu topraklarda atalarımızın kanlarıyla yazdığı bir destan var. Her taşı, her karışı bize bin yıllık miras. Fakat bu mirasın değerini bilmeyenler, onu yağmalamak isteyenler ve bu mukaddes toprakları sahipsiz sananlar var. Türk milletini bölmek, onu tarih sahnesinden silmek isteyenlere karşı yüreği çelikten, iradesi bozkırdan sert bir duruş gereklidir. Ve bu duruşu sergileyenlerden biri de sizsiniz.
Ancak ne hazindir ki, bu asil millet, kendi vatanında türlü çilelere maruz bırakılıyor. Türk’ün sesi kısmaya, nefesi kesilmeye çalışılıyor. Bin yıllık Türk yurdunda Türklüğün adı bile anılmasın isteyenler var. Bizi biz yapan değerler, gözlerimizin önünde eriyor. Tarihimizi, kültürümüzü, kimliğimizi unutturmak isteyenler, necip milletimizin ruhunu köreltmek için türlü oyunlar oynuyor. Ama bilmelidirler ki Türk milleti, her zorlukta küllerinden doğmuş, tarih boyunca hiçbir esareti kabul etmemiştir.
Bu vesileyle, milletimizin bekası ve Türklüğün onuru için verdiğiniz mücadelede yanınızda olduğumuzu belirtmek isterim. Türk milletinin yeniden özüne dönmesi, kendi benliğini unutmaması için verdiğiniz emek asla boşa gitmeyecektir. Çünkü Türklük, bozkırda esen sert bir rüzgâr gibi her zaman var olacaktır.
Türk’ün istikbali, yalnızca kendisine inanan, tarihine sırtını dönmeyen, kimliğine sahip çıkanlarla aydınlanacaktır. Dileğimiz odur ki, bir gün bu millet, yeniden kendi benliğinin farkına varacak, yüce bayrağını şanla, şerefle dalgalandıracaktır.
Saygılarımla,Bir Türk Evladı
TÜRK’ÜN SESİ
Gök mavi, dağ heybetli, bozkır serin,Türk doğarsa titrer dünya, eğil derin.Yiğit başı dik dururken eğmez baş,Bir gece ansızın gelir, yıkar her iş.
At kişner, kılıç parlar, tufan olur,Türk yürürse yollar ona ferman olur.Bir ok, bir yay, bir de iman yeter,Bu bayrak inmez, bu millet ölmez, ezer!
Kürşad’ın gölgesi düşer ovaya,Alp’lerin nefesi siner havaya.Ne düşman kalır, ne hain yaşar,Türk’ün gazabına kim karşı koyar?
Ne Alparslan biter, ne Bilge Kağan,Bu şanlı millet var olur her an.Kanla yazıldı bu yurt, bu şeref,Türk var olacak, sonsuza dek!

Pek sevgili ve değerli Ümit hocam/ağabeyim;

Öncelikte geç mektup yazdığım ve kişisel olarak (henüz) cevaevine mektup gönderemediğim için özür dilerim. Lütfen beni mazur görün. 

Biz Atatürk çizgisinde Türk milliyetçileri, bu vatanın gerçek sahipleri olarak Allah'ın izniyle ülkemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Size yapılan bu haksızlığın elbette herkes farkında. Dularımızla yanınızdayız, gerektiğinde sandıkta da gereken cevabı vereceğiz inşallah. 

Sizleri her daim desteklemiş, derdimizi meramımızı her daim herkese anlatmış bir Türk evladı olarak, sevgilerimi saygılarımı iletiyorum. Sizleri en kısa sürede ait olduğunuz yerde görmek için can atıyorum. 
ALLAH'IN İZNİYLE BU ÜLKEDE MUSTAFA KEMAL'LER BİTMEZ. NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE!

Selam;
Bu mektubu hukuksuzca tutuklu tutulmanıza karşı olduğum için ve bildiğim kadarıyla şimdilik Atatürk’ün hatırasına ihanet etmemiş bir politikacı olduğunuz için yazıyorum. Söylecek çok şeyim yok. Umarım tez zamanda hainlerin adaletle yüzleşmesini görürüz…
Saygılar, Eren Öz

Sevgili hocam neden içerde tutulduğunuzu çok iyi biliyoruz. Serbest kalacağınız güne kadar moralinizi yüksek tutun. Uğradığınız haksızlığın farkındayız.Sağlığınıza duacıyız.
Sevgilerle

Sn. Ümit Özdağ,Memleketin çok zor günlerden geçtiği bu dönemde biz vatanseverlere fener olduğunuz için müteşekkiriz. Çizginizden ve değerlerinizden taviz vermeden ittihat ve terakki ruhuyla bu mücadelede bayrak taşıyıcımız oldunuz. Bilmenizi isterim ki yaşanan hadiseler sonrası Türk milleti mücadelenizden ve fedakarlığınızdan dolayı size minnettardır. Düşmanlık besleyenler ise hiç bir zaman Türk olmamıştır. Çünkü onlar Ümit Özdağ'ın ve çizgisinden gelen vatanseverlerin fikirlerinden korkmaktadırlar. Unutmamalısınız ki bu mücadele bir hiç uğruna değildir, dışarıda bir toplum sayenizde fikir birliğine kavuşmuş, demirden bir yumruk olmuştur. Ailenizden, sevdiklerinizden uzak kaldığınız bu günlerde Silivri'nin soğuğunda sizi seven insanların bu mektupları içinizi ısıtacaktır.                                                Saygılarımla.

Sn. Ümit ÖZDAĞ
Zafer Partisi Genel Başkanı

Sizinle imza toplamanın son günü Anadolu Adliyesinde tokalaştık. Sonrasında ise aynı havayı solumak adına 02.02.2025 günü Silivri Zafer Otağı'na gelerek, hazır olan deftere en kısa sürede hürriyetinize kavuşmanız temennisi içeren mektubu yazdım. Bugün web sayfası görünce tekrar bir iz bırakmak istedim.

Aynı yaştayız; ancak sizin enerjiniz, eğitim, bilgi ve kültürünüzle takdiri her zaman hakkettiğinize inanıyor ve saygılarımı sunuyorum.

Belki herkes parti başkanı olabilir, ancak LİDER olmak çok farklı ve size Türk Milliyetçilerinin Liderliği çok yakışıyor.

Sağlıkla en kısa zamanda görüşmek üzere; Ne mutlu Türk'üm Diyene. 

Sayın Ümit Özdağ Hocam,Size bir mektup yazmak aklımdan geçmiyordu, fakat son zamanlarda her umut dolu cümleye; sizin de ihtiyacınız olduğu gibi, ihtiyacım var. Ben, yalnızca Atatürk'ün izinden giden bir Türk genciyim. Kendimce attığım her adımda onun gibi düşünmeyi borç bilirim. Bu vatana canımı hiç düşünmeden veririm; ama mesele ölmek değil, yaşarken neler yapabildiğimiz. Sizin içeri girmeniz ve ülkede gelişen diğer olaylar nedeniyle, hayatımda ilk kez bu ülkeye dair umudum sarsıldı. Daha da zor günler gelecek, bunu çok iyi biliyorum. Attığım her adımda kendimi buna hazırlamaya çalışıyorum. Ama umudumu diri tutamıyorum. Bazen yolun sonuna gelmiş gibi çıkmazda hissediyorum. Bir genç olarak beni mazur görün. Siz zor şartlarınızda bile bize umut aşılarken, umutsuz konuşmamı kendime yakıştıramıyorum. Ama hayatımda belki de ilk kez hislerimde gerçekçi olmak istedim. Türk gençleriyle arkadaş gibi olduğunuzdan bana bu rahatlığı veren sizsiniz. Yaşayan bir tek ben bile kalsam, çabalarınızın unutulmayacağını bilin istedim. Bir karış toprağı için canımı vereceğim bu vatana, yapılanları da asla unutmayacağım. Ülkeme, son nefesime kadar katkı sağlamak için elimden geleni yapacağım. Sizlere sağlık ve sıhhat diliyorum. Bu günlerin geçeceğini, özgürlüğünüze kavuşup mcadelenize devam etmenizi temenni ediyorum. Saygılarımla.