Ümit Özdağ'a Mektup

Sayın Ümit Özdağ,

Size nasıl teşekkür etsek, nasıl minnetimizi anlatsak gerçekten bilmiyoruz. Biz gençler olarak, sizin bizim için ne kadar çok mücadele verdiğinizi, ne kadar fedakârlık yaptığınızı çok iyi görüyoruz. Vatan için attığınız her adımı, sarf ettiğiniz her sözü, cesaretinizle açtığınız her yolu yakından takip ediyoruz.

Bugün Silivri’de olmanız, bu mücadelenin ne kadar zorlu ama bir o kadar da onurlu olduğunu bir kez daha gösterdi bize. Fakat bilin ki, hiçbir baskı, hiçbir engel, sizin fikirlerinizin ve inandığınız değerlerin önüne geçemeyecek. Çünkü biz varız, biz buradayız ve sizin bıraktığınız bayrağı taşımaya hazırız.

Ne söylesek, nasıl ifade etsek de aslında yeterli olmayacak. Yaptıklarınızın karşılığı hiçbir kelimeyle ölçülemez. Ama şunu bilin ki, sizin mücadeleniz boşa gitmeyecek. Biz gençler, vatanımızı, bayrağımızı ve milli değerlerimizi savunmaya devam edeceğiz. Siz bize inandınız, biz de size inanıyoruz. O yüzden asla yalnız olmadığınızı bilin.

Umarız en kısa zamanda, özgürlüğünüze kavuştuğunuz o güzel günlerde yine yanınızda oluruz. Size sağlık, güç ve sabır diliyoruz. Minnettarız, borçluyuz ve her zaman yanınızdayız.

Saygılarımızla, Türk Gençliği Adına Eren Kaya.

Sayın Ümit Özdağ,

Biliriz ki, demir kapılar sadece bedeni tutsak edebilir, ama fikirlere, inanca, mücadeleye zincir vuramaz. Sizi dört duvar arasına koyduklarını sananlar, aslında milyonların kalbinde daha da güçlü bir yer edinmenize sebep oluyorlar. Çünkü bu millet, adaletsizliği de, zulmü de, haksızlığı da unutmaz.

Mustafa Kemal Atatürk, en umutsuz görünen günlerde dahi bir milletin ayağa kalkabileceğini gösterdi. Bugün de, onun açtığı yolda yürüyen bizler, baskıya, hukuksuzluğa, korku düzenine teslim olmayacağız. Bu topraklarda bağımsızlık ateşi bir kez yandı, bir daha asla sönmeyecek.

Sizi susturabileceklerini düşünenler, yanıldıklarını görecekler. Hukuku çiğneyerek yol alanlar, bir gün o hukukun önünde hesap verecekler. Bugün güçlü olduklarını sananlar, yarın milletin vicdanında mahkûm olacaklar. Adalet gecikebilir ama unutmaz. Zulmün düzeni varsa, mazlumların da sabrı ve iradesi vardır.

Siz yalnız değilsiniz. Bu mücadelede milyonların sesi, kalbi ve inancı sizinle. Biz, size uzanamayan ellerimizle, sizi savunamayan cümlelerimizle, sizi çıkaramayan gücümüzle burada olabiliriz. Ama biliniz ki, bu dava sahipsiz değil. Atatürk’ün izinden yürüyen bizler, bu mücadelenin sonuna kadar arkasında duracağız.

Silivri soğuk olabilir ama biliyoruz ki, en sert kışın bile bir baharı vardır. O bahar geldiğinde, bu ülke size ve sizin gibi yüreği vatan için çarpan insanlara daha çok ihtiyaç duyacak. O gün geldiğinde, hak yerini bulacak, milletin iradesi yeniden konuşacak.

Sabır ve inançla bekliyoruz. En kısa sürede, daha güçlü bir şekilde aramızda görmek dileğiyle…

Ne Mutlu Türküm Diyene!
Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir!
Atatürk’ün izinde, vatanın hizmetindeyiz!

Saygılarımla,

Hocam ceza evinde yatmış biri olarak ordan daha güçlü çıkacağınızdan eminim TÜRK budunu seçimlerde gerekeni yapar diye umuyorum ha ceza evi ha ordu evi diyen kahramanlar gördü o duvarlar kendinize dikkat edin Metehan Akgün                    

Başbuğ ATATÜRK'ÜN                               Askeri

Sayın Ümit Özdağ,
Haksız yere tutuklandığınız konusunda kimsenin şüphesi yoktur. Türkiye’de adaletin herkes için eşit işlemesi gerektiğini ama son yıllarda bunun böyle olmadığını biliyoruz. Sizin gibi ülkenin geleceği için mücadele eden bir siyasetçinin susturulmaya çalışılması, sadece size değil, aynı zamanda ifade özgürlüğüne ve demokrasimize de büyük bir darbe niteliğindedir.Ne yazık ki, mevcut hükümet muhalif sesleri susturmak için yargıyı bir araç haline getirmiş durumda. Hukukun siyasallaşması, halkın adalete olan güvenini zedeliyor. Ülkemiz ekonomik kriz, hayat pahalılığı ve sosyal adaletsizlik gibi ciddi sorunlarla boğuşurken, hükümetin bunları çözmek yerine siyasi rakiplerini baskı altına alması, Türkiye’nin geleceği açısından son derece endişe verici.Davası ne olursa olsun, bir fiyatı olanların satın alındığı bu ortamda, bulunduğuz yer, karakteriniz hakkında fikir verici niteliktedir.Bu süreçte yalnız olmadığınızı bilmenizi isteriz. Size yapılan haksızlığı kınıyor ve en kısa sürede özgürlüğünüze kavuşmanızı diliyoruz. İnandığınız değerlerden ve mücadelenizden vazgeçmeyeceğinizi biliyorum. Size ve ailenize sabır, güç ve dayanıklılık diliyorum.
Adaletin er ya da geç tecelli edeceğine inanıyor, sizi saygıyla selamlıyorum.Ayşe Aköz 

Sevgili Başkanım,
sizin özgürlüğünüzün elinizden alındığının farkındayım ve çok kısa sürede özgürlüğünüze kavuşacağına eminim. Sizin sevenleriniz sevmeyenlerden çok daha fazla. Her daim sizin yaktığınız bu Meşale ile ATAMIZIN YOLUNDA olacağız. Siz asla yalnız değilsiniz biz sizin yanınızdayız. Ben 10 yaşındaydım ve sizi Başkanlığınıza kalbimden inanıyorum ve son olarak BİZİ ÖLDÜRMEDEN SUSTURAMAZSINIZ sevgiler Ceylin ❤️

Sayın Genel Başkanım 
 Zulme karşı mukavemet diye çıktığınız bu yolda karşılaştığınız baskılara rağmen yolunuzdan dönmeyerek bir nesile dava adamlığı nasıl olur canlı bir örnek teşkil ediyorsunuz hakkınızı nasıl öderiz bilmiyorum.
Aklımız,kalbimiz dualarımız sizinle bir an önce sizleri tekrar meydanlarda görmek için sabırsızlanıyoruz.Başınız dik yüreğiniz temiz yumruğunuz sağlam olsun sizi çok seviyoruz. Allah'a emanet olun.
Tanrı Türk'ü korusun ve yüceltsin.

Sevgili Ümit Hocam,
Türk  Milleti'nin varligina kasteden dusmanlara karsi bizler yaptiginiz onculuk ve liderlik icin size minnetarim. Iki evladimin gelecegi Ataturkcu nesilleri yetistirebilmek icin elimden ne geliyorsa yaninizdayim. Asla yanliz değilsiniz. Sizi gec bulduk kolay kaybetmeyeceğiz. Iyi ki varsiniz...
Ne Mutlu Türküm Diyene !!!!!

Sayın Başkanım,
Mektubuma, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleriyle başlamak istiyorum:
"Memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler."
Ne büyük bir öngörüdür ki Atatürk, bizleri bu tehlikelere karşı yıllar öncesinden uyarmış. Bugün yaşadığımız durum, bu sözlerin tam da bir yansımasıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu bu güzel ülkede, Türk’ün hakkını savunduğunuz için, Türk gencini öksüz ve yetim bırakmayıp bizlerin yanında olduğunuz için size minnettarım.
Haksız tutukluluğunuz nedeniyle derin bir üzüntü içerisindeyim. Ancak biliyoruz ki, Türk’ün yurdunda Türk’ü hor görenler, yaptıklarının hesabını zamanı geldiğinde mutlaka verecektir. Türk gençleri olarak, bizler de sizin bu haksızlığa uğramanıza karşı sizin yanınızdayız ve her koşulda mücadeleyi sürdüreceğiz.
Nasıl ki Kurtuluş Savaşı’nda yokluk ve yoksulluk içinde Atatürk bizlere bu Cumhuriyeti armağan etti, biz de Atatürk’ün evlatları olarak bu Cumhuriyeti, kişilerin şahsi menfaatlerine ve isteklerine karşı kullandırmayacağız.
Bu süreçte bizlere düşen görev, ümidimizi kaybetmemek ve Türk istiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır.
Muhtaç olduğumuz kudretin damarlarımızdaki asil kanda mevcut olduğunun bilincinde olup ona göre hareket edeceğiz. Yolumuzu aydınlatan meşaleyi tutup bize yardım ettiğinizi çok iyi biliyoruz ve Türk gençleri olarak, sizden aldığımız ilhamla bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz.
Ne mutlu Türk’üm diyene!
En kısa zamanda özgürlüğünüze kavuşmanızı diliyor, bir gün yeniden aydınlık günlerde karşılaşıp görüşeceğimizden ve ülkemizi hak ettiği noktaya taşımak için omuz omuza olacağımızdan hiç şüphem olmadığını belirterek, ellerinizden öpüyorum.
Saygılarımla.

Sayın Ümit hocam degerlı hemşerim bu yaşinızda Türk mılletının bekasını düşünerek vermış olduğun mücadelen ve cektıgınız ezıyet ten dolayı muteşerkırım bu kadar yabancınının bu ülkeye gelmesı hayra alemte degıl bunu ıvedılıkle sız dıle getırdınız teşekkür ederim herzaman bızımlesın hak ve mutlaka tecellı edecektır 

Değerli hocam, Sizi yalnız bırakmayacağız. Savunduğunuz ilkeleriniz; ilkelerimizdir. Haklarımızı savunan yegane lidersiniz. Allah sizi ülkemizde hakim kılsın ve gücünüzü artırsın. Sesimiz olduğunuz için minnettarız. Tez zamanda aramıza dönmeniz dileği ile lütfen kendinize çok iyi bakın her zaman aklımızdasınız. Ne mutlu Türküm diyene

Sayın Genel BaşkanımHaksız ve Hukuksuz bir şekilde sizinle ilgisi olmayan suçlamalarla tutuklanmanız TÜRK MİLLETİ olarak bizleri derinden üzmüştür.Size yapılan bu haksız uygulama ile TÜRK MİLLETİNİ susturacaklarını zanneden ler bir kez daha hayal kırıklığına uğradılar emperyalistlerin  TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ üzerinde oynadıkları  oyunları bir kez daha gözler önüne sererek gerçek yüzlerini sergiledilerBüyük önderimiz GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK ün Birinci vazifen TÜRK istiklâlini TÜRK Cumhuriyetini ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir sözünün savunucuları olan ZAFER PARTİSİ olarak yaktıgınız meşale nin aydınlığında ilerlemeye devam edecegizVARLIGIMIZ TÜRK VARLIGINA ARMAGAN OLSUNNE MUTLU TÜRKÜM DİYENE 

Saygılarımla 

Cumhur ERCAN

saygıdeğer hocam ; 
Büyük TÜRK MİLLETİ ADINA ;  Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü için can siperhane herşeyi göze alarak girdiğiniz bu yolda  öncelikle allah yar ve yardımcınız olsun ! Görüyorsunuz ki Tarih neler yazıyor , Bizlere Türk Gençlerine memleketin ümidini asla bitiremeyeceklerini gösterdiniz! Hergün dua ediyorum , siz içeride oldukça değil silivri Tüm ülke buz gibi bilesiniz! kahrolsun istibdat yaşasın hürriyet!  

Değerli Hocam 

Bizlerin davası vatan ve istiklal davası bu yolda çalışmanında özverinin de fedakarlığın da ve maalesef cefanın da çoğu size düştü.  Öncelikle Yüce ALLAH size sabır ve saglık versin..Bu puslu havada gecikmiş şafakı bir Bozkurt ulumasıyla söktünüz evelAllah..  En kısa zamanda fizikende olarak tekrar başımıza dönmenizi değerli ailenize ve sevdiklerinize kavuşmanızı temenni ediyorum..        ALLAH a emanet olun...

Aziz Kardeşim, Büyük Türkçü Ümit Özdağ,

Bu satırları sana, çelik gibi bir iradeye sahip olduğuna inanarak, seni tutsak edenlerin titreyerek okuması ümidiyle yazıyorum. Senin şahsında esaret altına alınmak istenen, aslında Türk milletinin ta kendisidir. Zira seni zindana atanların tek korkusu, Türk’ün uyanmasıdır. Çünkü bilirler ki uyandığında, Türk’ün sabrı biter, adaleti keskinleşir ve ihanete geçit vermez!

Bugün ülkemiz, kimliği ve ruhu yok edilmek istenen bir milletin son sığınağıdır. İrticacı göçmen sürüleriyle demografik yapımızı değiştirmek, vatan topraklarımızı bölüp bir terör devleti kurmak isteyenler, senin gibi cesur sesleri susturarak Türk milletini başsız bırakabileceklerini sanıyorlar. Ama unutmasınlar ki, Türk milleti esir düşmez, yalnızca sabrını sınar. O sabrın tükendiği gün, tarih, hainler için bir darağacına dönüşecektir!

Senin zincirlerin, bizim mücadelemizi daha da keskinleştiren birer kılıç olacaktır. Senin esaretin, Türk gençliğinin damarlarına ateş gibi akacak ve nesiller boyu unutulmayacak bir destana dönüşecektir. İhanet karanlıktır, ama karanlığı en iyi parçalayan yıldırım, Türk'ün öfkesidir!

Bil ki yalnız değilsin! Dış güçlerin maşası olan bu hainler, Türk milletini tarihten silemeyecekler. Çünkü bu millet, Ergenekon’dan çıkmış, Çanakkale’de ölüm kusmuş, Sakarya’da yeniden doğmuştur. Sen de bu mücadelenin en ön safında, fikirlerinle ve iradenle hep var olacaksın.

Vakit, hesap gününü bekleme vaktidir. Ve o gün geldiğinde, adaletin tokadı hainleri tarihin çöplüğüne gönderecektir!

Bağrın geniş, başın dik, iraden çelik olsun!
Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin!

Çok değerli hocam,
Sizi yüzyüze tanıdığım günden beri tam dokuz yıl geçti. Her görüşmemizde , “ ülkem ve gençlerimizin geleceğini düşünmekten uykularım kaçıyor yüreğim sıkışıyor “ demenize rağmen hiç umudunuzu kaybetmediniz. Biz size inandık ve siz bizi bir an dahi olsa yanıltmadınız. Bilginiz, samimiyetiniz mücade azminiz bizim de azmimizi perçinledi. Değerli hocam şimdi bizim uykularımız kaçıyor. Bedenimiz dışarıda aklımız ruhumuz Silivride sizinle birlikte. Bu günlerinde çok yakın bir zamanda geçeceğine ve kaldığınız yerden daha da güçlenmiş olarak mücadelenize devam edeceğinize bütün kalbimle inanıyorum. İlahi adalet elbet bir gün tecelli edecek. Sizi çok özledik, sizi anladık , bizim iller sizsiz ama sessiz değil. Avazımız çıktığı kadar Ne Mutlu Türküm diyene. Sizi tarih Atatürkten sonra Türkün atası olarak yazacak Sonsuz  saygı sevgi ve özlemle. Nermin Bahadır

Sevgili ümüt özdag abim bektasiden selam olsun sana bu Hızır oruclarında duam bir an önce icerden cıkmandır Hızır yar yardımcın olsun Türk milletinin bir evladı olarak siyonizmın amerikanın ve ısbırlıkcılerı in oyununu gormekteyım bu mınvalde bu yapılanlar tek sana degıl Türk milletine yapılmıştır daıma turkıye cumhurıyetı devletımızın cumhurıyetımızın yanındayız asla yalnız degılsın bu siyonist yapılar elbette bir gun Yüce Türk milleti önunde hesap verecektir chplıyım soz konusu vatansa gerisi teferruattır sizin partiniz benim partim yoktur basogretmenımız baskomutanımız marasal gazi Mustafa Kemal Atatürkun askerleriyız emin olun türkiye cumhurıyetı devletımızi koruyacagız tekrardan gecmıs olsun yüce tanrı turkıye cumhurıyetı devletımızı milletimizi korusun 

Kıymetli hocam, genel başkanım;

İlk kurşunun atıldığı, milli ruhun şahlandığı şehir Dörtyol’dan selamlar. Bizler Türk gençleri; Atalarımızdan ve cümle şehit ve gazilerimizden aldığımız emanete sahip çıkmakta, vatanımızın refah dolu günlerine kavuşması için mücadelemizde kararlıyız. Bu haksız tutsaklığın son bulacağı ve beraber mücadelemize devam edeceğimiz günü iple çekiyoruz. Ali başkanımızın geçtiğimiz günlerde şehrimizi ziyareti sırasında ona söylediğim gibi; bu zamana kadar hedefimize adım adım ilerliyorduk bundan sonra koşacağız inşallah. Bu yüzden sağlığınıza çok dikkat edin. Kahraman olarak oraya gittiniz, daha büyük bir kahraman olarak çıkacaksınız.

ÜMİDİMİZ ÖZDAĞ!

Muhammed Baha YAVUZ

Sevgili Ümit Hocam;

Türk gençliğinin selamını getirdim sizlere, siz orada tutsakken biz burada daha da kenetleniyoruz birbirimize. Herkes her şeyin farkında, herkes her şeyi biliyor. Aynı zihniyet “Mustafa Kemal’in Askerleriyiz!” diyen teğmenlerimizin ihraç edilmesine de neden oldu. Bugünleri hiçbir zaman unutmayacağız. Davaların hep aynıdır aslında, isimleri değişir yalnızca.. Bir “Ergenekon” olur, bir “Ümit Özdağ”… Ancak TÜRK’lerin tarafı asla değişmez. Yılmayın, yorulmayın başkanım. TÜRK’ü korumak, TÜRK’ü yüceltmek ilelebet sürecek hayat davamızdır. Bizlere ışık olup korkusuzca önderlik ettiğiniz için müteşekkiriz. Onlar korksun, çünkü “Bilim, Birlik, Barış!” diyen Türk gençleri olarak bu ülkeyi aydınlığa taşıyacağız. Muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. 

“Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet!”

Davanız davamızdır.

“Tanrı Türk’ü korusun!”

Çokça sevgi ve en derin saygılarımla...

                                                Sezen T.

Sayın hocam adaletsiz bir ortamda adalet arıyoruz Allah kurtarsın diyorum

Sayın Ümit Özdağ,

Din dediler; dinsizleştirdiler, milli dediler; değersizleştirdiler, tarım dediler; ithal yedirdiler, savaştan kaçtılar, gariban dediler; ülkeye milyonlarca kaçak doldurdular, vatan dediler; cepleri, gırtlakları patlayana kadar yediler, doymadılar, tasarruf dediler; milleti açlığa sürükleyip kendileri hınzır gibi yemeye devam ettiler, tasarrufu Monako'da ıstakoz yiyerek yaptılar, liyakat dediler; bir genç mülakatta elendiği için intihar ederken badem bıyıklı yeğenlerini savcı yaptılar... 

Ne kadar değerimiz varsa sözde kifayetsiz bıraktılar. Yediler de yediler, soydular da soydular ama bir türlü doymadılar.

 Bunlar yetmez gibi milliyetçi bildiklerimizle beraber yol aldılar. Dün birbirine sövenler bugün kol kola "apo" denen iti selamlamaya çıktılar. 

Sizler, gündeme bakıp akıl erdiremeyen, buna dur diyecek bir siyasetçi yok mu diye söylenen, bu düzene ölsem de oy atmam diyen, içi içini yiyen, arayışta olan Türk gençliğine bir yol gösterdiniz. Hocam size kendi adıma minettarım. Tarihi okduğumda sürekli benzer kasetlerin bize izletildiğini görmekle siyasete ve siyasetçilere tereddütle yaklaşıyor fakat sizin, bize gösterdiğiniz yoldan sapmadan ilerleyeceğinize inanıyorum. Bu millet inanıp, kandırılmaktan yoruldu. Sizinle bu değişecektir inşallah. Bir an önce tarafınıza uygulanan haksız suçlamalardan ötürü bulunduğunuz cezaevinden serbest bırakılmanızı diliyor, bu vatanı kanıyla sulamışların torunları olarak nöbette olduğumuzu bildiriyor, saygılar sunuyorum. 2 paragrafıma ithafen son olarak mektubumu Abdurrahim Karakoç'un bir dörtlüğü ile bitirmek istiyorum:

Kalas'ı tersten oku, görürsün salak çıkarOtuz yıllık sahte sağ bir günde solak çıkarDomatesi hıyarı tercümeye gerek yokSağdan/soldan okursun kelek hep kelek çıkar
Abdurrahim KarakoçGerdanlık 2.Baskı, 27.04.2001

Sıraç KILINÇMakina MühendisiTarsus / Mersin

Değerli Başkan Bilmenim Ümit ÖZDAĞ,

Türk Düşmanlarınca rehin alınıp kapatıldığınız zindanda iyi olduğunuzu partili arkadaşlardan duyuyorum ve seviniyorum. Bilge Bilmenim siz daima iyi olunuz, direncinizi koruyunuz. Bu direnç, mutlak bir yurt ve ulusun işgaline dirençtir, direniştir. Apaçık işgal altindayız. Türk adı yok edilmek isteniyor ve ona göre hareket ediliyorsa, Türk'ün ülkesinde Türk'e soykırım yapılıyordur; Ne Mutlu Türk'üm demek suç oluyorsa düşman güçleri Türk'ün yurdunda Türk'e soykırım yapıyordur; Öz yurdunda Türk, eğitimsiz- öğretimsiz, aç, sefil, işsiz, geleceksiz birakiliyorsa ve birakilmışsa, ülkeye milyonlarca boca edilen yabancılara para üstüne para veriliyor, bedava hayat sunuluyor, yetmedi enflasyona ezilmesinler diye ayrıca para yardımı yapılıyorsa, o halde Türk, kendi ana yurdunda soykırıma uğruyordur; iç ve dış beslemeli genetikten vatan hainleri, Türk'e hıncı genetikman kuşaktan kuşağa taşınmış gayri Türk unsurları, terörist yapı eliyle Türkiye topraklarından koparilmak suretiyle yurt çikarmak icin el ele, kol kola vermiş ise, kendi yurdunda Türklere soykırım yapılıyordur. Bu kadar açık! Yillardır, söylediğim ve yazdığımı tekrar etmek isterim: ATATÜRK SONRASI TÜRKİYE'Yİ TÜRKLER YONETMİYOR!

Türk tarihine bakınız, en eski devirden bu yana. Türk kişisi, devlet yönetimini yabancı, Türk olmayan unsurlar ile paylaşmasi sonucu hem yurdunu, hem ulusunu kaybetmiştir. Bu tarih, bu zamana kadar böyle sürdü. Tarih, ders veren bir bilimdir. O halde umarım, bu işgal ve yıkım bize en büyük dersi vermiş olsun! Türk tarihini en iyi bilen kurucu liderimiz Atamız, Söylev'inde milletten, kendisini yönetmek üzere oy verip de başına geçirdiklerinin aslî cevherine çok iyi bakmasını ister...aslî cevher, genetiğidir, kanıdır, yaratılışıdır, özdür. Türk milleti, dünyadaki ekserî milletlere kök vermiştir, dünyanın örgütlü en eski halkıdır. Gittiği her yere genini, kanını, kültürünü, dilini bırakmıştır. Bu itibarla Türk, bal arılarına benzer, arı gibi üzerine konduğu çiçeklerden aldığı tohumları uzak diyarlardaki başka çiçeklere taşımış durmuştur. Hep veren olmuştur, alan değil. Bu karakter, insansal yaşam döngüsünü sağlada da, gidilen yerlerde kaybolma riski hep varolmuştur.Artık, on binlerce yıllık ana yurdumuzda kök olduğumuzu yeniden hatırlama zamanı geldi. Bu ağacı hiç kimse kökleyememeli... yönetim kesin- kes Türklerde olmalıdır. Türk kimdir? Riyasız Türk'üm diyen Türktür. Demeyen zaten değildir.

Bilge Bilmenim, kötülüğün, rezilliği , haksızlığın hesap vereceği bir zaman döngüsündeyiz, sınırındayız. Dört bin yıllık demir çağı kapanıyor. Hiç kimse, hiç birşey eskisi gibi olmayacak, gökte ne olursa yeryüzünde o olur. 

Başkan Bilmenim, Türkiye Atatürk çizgisinde, Türk olmanın onurlu bilinç ve duruşu ile, bu defa ve artık, daha ulusalcı ve daha sert seküler bir toplum ve devlet yapısı ile yoluna devam etmek zorundadır, benim bunun böyle olacağına kanaatim tamdır. Türkleri, Türk yönetecektir. Yurdumda kuyruksuz primatlarla yaşamak istemiyorum, aklı başinda olanlar da istemez. Seni yok edeceğim diyenle beraber yaşanmaz, o düşmandır. Düşman ile aynı yolda yürünmez, aynı yurt paylaşılmaz. Paylaşmayacağız yurdumuzu, asla ! Türk varlığını demografik tsunamiye kurban ettirmeyeceğiz, asla ve asla !

Başkan Bilmenim, yapacak çok iş vardır. Aynı yolda, aynı amaca yürüyenler birleşirler, güç olurlar, sizin bu rehinlikten bir an evvel kurtulmanızı istiyoruz, bu hususta dik duracagız, yilmayacagiz. Kötülüğün sonu yakındır.Sevgili Ümit Özdağ Başkan Bilmenim, bizim en büyük kivancimiz, onurumuz, TÜRK olarak doğmuş olmamızdır.

Saygı ve Sevgilerimle....

Sibel ZEREN

Şurada acıklı bir gerçek olmak üzere bildireyim ki, ülkemizde pek çok yabancı parası ve bir çok propagandalar dönüyor. Bundaki amaç pek açıktır ki; ulusal eylemi başarısız bırakmak, ulusal isteklere inme indirmek, Yunan, Ermeni isteklerini ve yurdun kimi önemli kesimlerini işgal amaçlarını kolaylaştırmaktır.
Bununla birlikte her dönemde, her ülkede ve her zaman ortaya çıktığı gibi bizde de kalp ve sinirleri donmuş, anlayışsız insanlarla birlikte vatansız ve aynı zamanda kişisel emel ve çıkarını, yurt ve ulusun zararında arayan alçaklar da vardır.(23 Temmuz 1919 - Erzurum Kongresi)

Samsun'dan yaziyorum değerli Vatansever milliyetci ve Türk Hocam ellerinizden öper saygı ve selamlarimi iletirim. Ulu Önder Atatürk'ün de dediği gibi dahili ve harici bedhatlarimiz oldu olacakta ama siz ve bizler de olacağız toprak butunlugumuzu bize bırakılan yerden devam ederek korumaya devam edeceğiz. CHPye üye anne babanın çocuğu olarak size oy vermekten onur gurur ve şeref duyuyorum. Oglum 5 yaşında siyasilerin ismini bilmez ama sizin adınızı Zafer partisi ümit Özdağ ismini biliyor.Yolunuz açık aydın dostlarla ve vatanseverlerle olsun. Ne Mutlu Turk'üm Diyene!!! 

Selam sana saygı sana prf dr Ümit hocam, 

Türk milleti ve şehitlerimiz gazilerimiz için Silivri’de vatan için nöbetteyim diyen değerli hocam Allah yardımcın olsun bir an önce Türk milletine dönmen dilegimle sana çok ihtiyaç var çok biliyorum kasıtlı olsada gündemi takip ettiğini geçenlerde Mardin belediyesinden alınan İmralı müzareke heyetinin elamanı bizim sorunumuz 100 yıldır diyor yani Türkiye cumhuriyetini yıkmak için MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE DEVRİMLERİNİ TANIMIYORUM DİYOR amaçları ülkeyi bölmek ama başaramayacaklar çünkü vatanın kahramanları tükenmez o kahramanlardan biri ümit özdağ ve vatan severler bizi öldürmeden susturamazsınız nokta 

saygılarımla 

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE

Sayın Ümit Başkanım,
Yıllardır sizi takip ediyorum. Takip ettiğim günden beridir siz ve partinizde ki herkes başınız dimdik bir şekilde Baştuğ Öğretmenimiz Gazi Mustafa kemal Atatürk'ün ilkesinde ilerlediğiniz. Size yapılan ve partinize yapılan karalama çalışmalarına rağmen susmadınız, yılmadınız. Umuyorum ki en kısa sürede adalet yerini bulur oradan çıkarsınız. Oradan çıkıp daha güçlü bir şekilde mitinglere devam edeceksiniz. Ülkemizde ikinci sınıf bilemedin üçüncü sınıf vatandaş haline gelmişken çıkıp Türk milliyetçilerinin hakkını savunduğunuz için teşekkür ederim başkanım.
Üzülmüyorum çünkü Nihal atsız dediği gibi " çünkü bozkurtlar dirilecektir."
Ne mutlu Türküm diyene

Sayın Genel BaşkanımUmarım bu ayrılık çok uzun sürmez çünkü bizler sizi çok özledik.Daha dün gibi aklımda Azerbaycan Cumhuriyeti’nde Zafer Ateşini harla diyişiniz.Azerbaycan’dan soydaşlarımızdan çokça selam ve destek mesajlarıda alıyoruz onlarda bu haksız ve hukuksuz sürece fazlasıyla tepkililer.Bozkurtlar uluyor bütün Kafkasya’dan hocam…MEMLEKETE GELECEK OLURSAK DİRENİŞE YILMADAN DEVAM EDİYORUZAma gözünüz arkada kalmasın evlatlarınız, Bozkurtlarınız korkuyu korkuttu!Türk milletinin Anadoludaki hukukunu savunmaya son nefesimizi verene dek devam edeceğiz.Elazığ’dan teşkilatımızdan ve tüm hemşehrilerimden selam ve saygı ileEllerinizden öperim…Volkan GökmenZafer Partisi Elazığ İl Başkanlığı 

Sayın Prof. Dr. Ümit Özdağ,

   Ben Ankara’da yaşayan 44 yaşında bir tercümanım. 2021 yılında kurulduğundan beri Zafer Partisinin faaliyetlerini de yakından takip ediyorum. Kendim daha sol görüşlü biri olmama rağmen sizin ve sizin partinizin genel tutumunu ve eylemlerini gayet mantıklı ve tutarlı buluyorum.

   21 Ocak günü tutuklanıp hızla İstanbul’a götürülmenizi ve şu anda yaşınıza ve unvanınıza rağmen Silivri Cezaevi gibi bir yerde tutulmanızı büyük bir haksızlık olarak görüyorum. Bu durum İşçi Partisi Hatay Milletvekili Can Atalay’ın 2022’den beri tutuklu olması durumuna veya 2017 yılından beri tutuklu olan Osman Kavala’nın durumuna çok benziyor. Hukukun ve yargının bu şekilde siyasi organlardan aldığı talimata göre hareket etmesi gerçekten çok üzücü bir durumdur. Bu olumsuzluk öyle bir hal almıştır ki artık Aslı Erdoğan gibi edebiyatçı / siyaset ile alakası olmayan insanlar hatta doktorlarımız bile (2017 yılında) yurt dışına kaçmaya başlamıştır. Hatta bir zamanlar buradaki Şinasi Salonunda tiyatro oyununa gittiğim Mehmet Ali Alabora bile 2013 yılında Galler’e göç ederek ülkeden ayrılmıştır.

   Biz Türk halkı / Türk insanı olarak Putinci zihniyete ya da Tahran rejimine veya MBS rejimine, Hatta Sayın Erdoğan’ın bizzat eleştirdiği Sisi rejimine benzeyen bir rejim tarafından yönetilmek istemiyoruz. Ben kendi adıma geçmişte çeşitli askeri müdahaleler ile bu halk bu tür olumsuzluklara yeterince katlandı diye düşünüyorum. Biz demokrasi ideallerine inanıyoruz çünkü uygulanabilirlik açısından içinde bulunduğumuz çağa en uygun rejim katılımcı demokrasi rejimidir. Bu çeşitli filozofların aydınlanma döneminden itibaren sürekli altını çizdiği bir gerçektir. Baskıcı rejimler (Platon’un söylediği gibi) aslında en istikrarsız ve an başarısızlığa mahkûm yönetim biçimleridir. Tarihsel veriler de bu düşünceyi her zaman için destekler niteliktedir.

   Bu nedenle sizlerin bu özverileriniz biz geride kalanlar için çok önemli. Ortadoğu diktatörlerinin hepsinin teker teker yıkıldığı bir dönemde dilerim ki bu ülkeyi yöneten zihniyet yaptığı hatayı bir an önce far eder ve hem sizi hem de haksız yere tutuklu bulunan bütün yurttaşlarımızı bir an önce serbest bırakır.

   Saygılarımla,

Mustafa Göktuğ Uslubaş 

Değerli hocam;

Maruz kaldığınız durum şahsınıza çok büyük haksızlık, ülkemiz adına ise utanç vericidir. Yapılanların yanlışlıktan daha öte bir durum olduğunu herkes görmekte ve bilmektedir. 
Oyun büyük ama hukuksuzluğun ve haksızlığın esas olduğu bir planın tutması mümkün değildir. Yüce Türk milleti böylesi bir tuzak ile avlanıp yok edilebilecek bir millet değildir. Kaçınılmaz olarak yüce Atatürkün kurduğu cumhuriyet yeniden ayağa kalkacak ve ebediyen yaşayacaktır. 
Dileğimiz odur ki maruz bırakıldığınız vahim durum derhal düzeltilip normal yaşamınıza dönesiniz.
İyi ki varsınız. Sizinle gurur duyuyoruz.

Hocam uzun yazmayacagım.Bozkurt kışı geçirecek ve yedigi ayazı unutmayacak ,unutursa eger Gök girsin kızıl çıksın77 den itibaren ülkücü harekete hicbir karşılık beklemeden hizmet etmiş  2017 diden itibaren gönül bagını koparmış  ve şuan Zaferin bir ferdiyim bundanda çok mutluyum .
Cafer Gökce Almanya 

Sayın Özdağ,

Zamanında Atatürk'te hapse atılmıştı. Oradan çıktı ve tarihsel yüce vazifesini ifa etti. Eminim ki tarih size de Türk milleti için çok önemli bir görev verdi. Ülkemizi emperyalizmin prangalarından kurtaracak birikime sahipsiniz. Yakında çıkacak ve çok uzak olmayan bir gelecekte ülkenin başına geçeceksiniz. Atatürk o şartlarda yılmadıysa sizin de bizim de yılma hakkımız yok. Yan yana, omuz omuza bu günleri aşacağız.

Saygılarımla.

Cüneyt Duru

Bu satırları sana, zindanın soğuk duvarları arasına sığmayacak kadar büyük olan iradene selam durarak yazıyorum. Bil ki seni haksız yere mahkûm edenler, asıl mahkûm olanlardır; çünkü vicdanları yoktur, adaletleri sakattır ve tarih karşısında hükümleri hükümsüzdür.

Türkçü olmak, tarih boyunca çileye talip olmak demektir. Senin içinde bulunduğun bu esaret, aslında fikrimizin azametini gösterir. Onlar, Türk’ün hürriyet aşkından korkanlardır. Ama bil ki demir parmaklıklar yalnızca bedeni tutsak eder, ruhu değil! Senin ruhun, Tanrı Dağları’nda esen rüzgâr kadar özgürdür!

Unutma ki bu davanın ne ilk ne de son neferisin. Büyük milletimizin her ferdi, bir gün hakikat güneşi altında buluşacaktır. O gün geldiğinde, senin çektiğin bu zulüm, mazlumun zaferine dönüşecektir.

Başını dik tut! Çektiğin her çile, bizlere bir bayrak gibi yol gösterecektir. Gün gelir, devran döner; bu çark adaletin çelik bileğiyle tekrar döndüğünde, zalimler titreyerek çökecektir.

Selam olsun sana, zindan karanlığında bile meşale gibi yanan kardaşım!